Çift terapisi; değişim ve gelişimi sağlamak adına, çiftler arasındaki yakın ilişkinin çalışıldığı bir alandır. Bireylerin partnerleriyle kurdukları ilişkiler, yakınlık dereceleri, ruh sağlıkları, duygusal doyumları önemlidir. Çift terapisi, iletişim konusunda danışan durumunda olan kişilerin, ilişki içerisindeki kendiliklerine odaklanılan ilişki odaklı terapi türüdür. Çift terapisinde amaç, aile içinde ve çiftler arasında yaşanan zorlu ve sıkıntılı süreçlerin ele alınarak çatışmaların çözülebilmesi ve partnerlerin sağlıklı yönde değişiminin ve gelişiminin sağlanmasıdır. Çift terapisinin çok geniş ve yaygın bir kullanım alanı vardır. Tüm psikiyatrik/psikolojik bozukluklarda, diğer yöntemlerle birlikte kullanılabilir. Birçok durumda, diğer psikoterapi yöntemleri ve bazen de ilaçla tedavi yöntemi eşlik edebilmektedir.
Çift terapisi uygulamasında, döngüsellik kavramı merkeze alınmaktadır. Döngüsellik kavramının temelinde ise, çiftlerin ilişkiyi birlikte oluşturduğu kabulü bulunmaktadır. Sorunların her iki taraftan kaynaklı ortaya çıktığı düşüncesiyle, tüm problemlerin yeniden değerlendirilmesine imkan sağlamaktadır. Çiftlerle hem bireysel olarak hem de birlikte terapi gerçekleştirilir. Çift terapisinde değişim, çözüm odaklı bakmayı gerektirmektedir. Çözüm odaklı bakmak ilişkideki sorunların altından kalkmak için gereklidir ve iki taraf da elini taşın altına koymalıdır.
Yöntem ve Teknikler
Psiko-eğitim tekniği; danışan çiftlere, insan psikolojisi ve ilişki dinamikleri gibi konularda farkındalık sağlanması amacıyla kısa eğitimler verilmesidir. Böylece empati yeteneği gelişecektir.
Duygusal teknikler; kişilerin ilişki halindeki duyguları hakkında farkındalık sağlanmasını hedef alır.
Davranışsal teknikler; davranışların ortaya çıkışı ve ilişkiye dönük etkisi üzerine bir farkındalık oluşturmayı hedefler.
Yaşantısal teknikler; danışanların duygu ve düşüncelerini fark etmesi ve ifade etmesi temelinden hareketle geliştirilen yeni anlayışın deneyimlenmesi aşamasını oluşturur.